28 Kasım 2009 Cumartesi

o bir prensti

İlk görüş ilk intiba
Bir kadın için ne ise erkek içinde öyle
Genç ve güzel kız
Ve prens yine
Hikaye şimdi başlar aslında
Mutlu bir evlilik istedikleri
Genç kızın tek dileği zengin olmadan mutlu olmak
Prens için söz konusu bile değil bu
Dönerken saraya sokaklar nede loş
Kör kuyularda sıralanmış insan kalabalıkları
Aç köpeklerin gözlerindeki saklı kalmış şiirler
Tek yapılması gereken biraz üzülmek o kadar
Kalın duvarlar korur onu
Günler sonra kan kusarak ölen , bir ağabeyi prensin
Ne ilaçlar ne som altınlar
Neden sonra anlayış
zengin olmadan mutlu olmak
yollara atmak kendini
tanımamak geçmişi
çalışmak kalabalıklarla
balıkçılarda, reçel kokan eller yok artık
sonbahar yapraklarıyla kaplı o dar sokaklarda
yanlızlığın rahat yataklarına uzanmak
acaba o hala oradamı
severmi bu kirli cehremle beni
nerde o küçük evin güzeli
evlendirdi annesi
varlıklı bir adamla
sözünde duramaz bazen
tercih edenler ümitlerini gerçeklere
yağmurda ağırlaşan paltolarıdır
gururu huzuruna tercih eden erkeklerin
varlık , adam eder sahte gülüşleri
kristalleri ışıktan geçirir
korkusuz eder titrek bedenleri
mutsuzlukla alay eder
hor görür anıları
varlıklı adamdır
tüm bunları yapan güzel kıza
güzel kızın aklı ise prensinde
beklemekte beyaz atlıları
günler geçtikçe tükenen
yüzüdür yılların eskiyen
gün gelir saraydan çağırılır
varlıklı her aile
balo dedikleri eğelenceye
umuttur güzel kız için
özlediği prensi görmek bile
rujun tadına varır kadınlar
o ise sadece güvenir al yanaklarına
kızarırlar sevdiği uğruna
vakit gelip çatar
gece denilen kaşın
sütunların karanlığında
saray bahçeleri yanan kozalarla
merdivenlerden çıkmak ve işte orda
murat dediği gönlün
beklediği bir ömrün
korkar birden gidemez
ayaklar bundan öteye
geçmiş kovalar utancın izinde
bir söz verir herkimse
ısırılan dudaklar bittiğinde
arabasına döner güzel kız
sür gidelim der ,arabacıya
gecenin ufkunda
kaybolanı hatırlamak ister
her yürek ağladığında
atlar kişner rüzgar başlar
güzel kız derki öndekine:
ne zaman geçsem balıkçılardan
kokusu gelir o günlerin aklıma
sür der ,sonbahar yapraklı o dar sokaklara
sanki onun izleri vardır buralarda
kokusu gelir burnuma
belkide der , arabacı
hala seviyordur sizi
prens dediğiniz o kişi.
o bir prensti,
şimdide öylemi.
öyle olmasa kokusu gelmezdi
şimdi tam burda
atlar durur, rüzgar eser
bir güzel önündekine bakar
önündeki şöyle der
kanayan ağzıyla birden:
istediğim kadar okuyabilirim
takıldığım yerde silbaştan
sahibi olunca sevgiler böyle işte
peki hasretin tohumları
yeni filizlenen aşkla
daha bir değerli değil mi
yaşandıkça zamanla,
güzel kız der ki birden:
sen sevdiğim
bu dar sokaklarda beklediğim.
sus,der arabacı:
vakit azalmakta
bakalım birbirimize
bu gecenin karanlığında
düşer birden yere,gözleri hala onda
ve deyiverir birden sözlerini :
güzel kız bekle beni
o gün gelince karşına……

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder